19 Şubat 2009 Perşembe

YABANCI PARA (Ozellikle Japon Yeni ve Isvicre Frangi) KREDILERINDE UYARLAMA ZORUNLULUGU

YABANCI PARA (Ozellikle Japon Yeni ve Isvicre Frangi) KREDILERINDE UYARLAMA ZORUNLULUGU

Bazi yeni bankalar, buyuk bankalarin USD ve EURO para cinslerindeki guclerini bildiklerinden ve onlarla rekabet edebilme guclerinin sinirli oldugunu bildiklerinden, piyasada pazar payi elde edebilmek icin Japon Yeni ve CHF 'ye yonelmislerdir. Bu da doviz cinslerini bilmeyen tuketicilerin yaniltilmasina yol acmis; tuketiciler karsilastirilabilir olmaktan uzaklasmislardir. Bu bankalar, Japon Yeni veya İsvicre Frangi borclanarak kredi vermemislerdir. Ellerindeki USD mevcutlari bulundugundan dolayi bu doviz pozisyona karsi Japon Yeni karsiligi TL olarak kredi vermislerdir. Yani hicbir tuketici tarafindan bankadan Japon Yeni ya da İsvicre Frangi alinarak saticiya odeme yapilmamistir.

Kuresel krizin ulkemizi etkiledigi Eylul 2008 ayina kadar kredi taksitlerini zorlanmadan muntazaman odeyen tuketiciler, kriz nedeniyle % 40a yaklasan develuasyon ile taksitlerini % 40 artis ile odemeye baslamislardir. Aylik taksitteki kur farkindan dolayi ortaya cikan bu artis haricinde, tuketiciler, banka ile sozlesme yapilirken banka tarafindan soylenmeyen ilave KKDF ve BSMV vergileri ile daha da zor durumda kalmislardir. Kredi veren banka tarafindan ‘Dovize endeksli kredilerde kullanilan tarihteki kur ile taksit odeme tarihindeki kur arasinda meydana gelen kur artisi nedeniyle ortaya cikan farklar faiz olarak kabul edildiginden uzerinden fon ve vergi kesintisine tabi tutularak krediyi kullanandan tahsil edilmektedir.’ Aciklamasiyla, tuketiciler, ilave paralar odemek zorunda kalmislardir.

Elbette bu kredilerin bir maliyeti ya da maliyet kuru vardir. Soz konusu kurun uzerinden tuketicilerin aleyhine olmamak uzere bir miktar fazlasina konu talepler TL krediye donusturulerek makul bir orandan devam ettirilebilir. Ocak 2008 tarihinde 1,04 TL uzerinden kredi kullanilmissa, bu tutar 1,15 ya da 1,20 TL.yi asmamalidir. Yani Ocak 2008'de 1.04'den kredi kullanilmis ise kurun halihazirdaki seyrettigi tutara yakin bir tutar olan 1.82 TL kurdan TL'ye donusturulmemelidir. Bu kredilerde diger maliyetler KKDF ve BSMV'dir ve bu konu ile ilgili daha yeni 14.01.2009'da uygulama yonetmeligi cikmistir. Sadece bu kredilere mahsus olarak KKDF ve BSMV vergilerinin kaldirilmasi yonunde yasal duzenlemeler Maliye Bakanligi tarafindan bu konudaki yasalara aykiri degilse yapilabilir. Bu mumkun olmadigi takdirde kanun marifetiyle de gerceklestirilebilir.

2001 yilindaki krizden sonra, bu yondeki kanunlarin tuketici lehine olmamasindan dolayi, olusan mevcut Yargitay uygulamalari da tuketici aleyhine olmustur. Tuketicilerin magduriyetin giderilmesi gerekmektedir. Dovizle –ki ozellikle Japon Yeni ve İsvicre Frangi ile– Kredi almis bulunan tuketiciler, krizin patlak verdigi eylul 2008 ayindan bu yana dayanma noktalarinin sonuna gelmis durumdadirlar. Temerrude dusmeleri an meselesidir. Tuketicilerin acmis bulunduklari yeni uyarlama davalari Tuketici Mahkemelerince lehlerine sonuclansa da Yargitay ‘in 2001 krizinden sonraki tuketici aleyhine yerlesmis ictihatlarinin degisip degismeyecegi belirsizdir. Bu konuda yasal duzenlemelerin ivedilikle yapilmasi zaruridir.

Kredi sozlesmesi duzenlenirken, banka ya da kredi veren baska kuruluslarca sozlesmenin yalnizca olumlu taraflari one cikarilmistir. 4077 Sayili Tuketicinin Korunmasi Hakkindaki Kanun ve ilgili diger mevzuat hukumleriyle birlikte ayrica 1985 tarihinde evrensel kabul gormus, Turkiye’nin tarafi da oldugu Evrensel Tuketici Haklari Beyannamesinde yer bulan tuketicilerin bilgilendirilme hakki, kredi veren tarafindan 5411 sayili yasaya aykiri (75. madde - Bankalarin Etik İlkeleri, 76. madde - Musteri Haklari ve Tuketicinin Bilgilendirilmesi Hakki) fiili neticesinde ihlal edilerek; maddi ve manevi zararlar ortaya cikmistir. Finans bilincinden yoksun tuketicilere riskler ve ekonomik kriz gibi ongorulemeyen hallerde olusan degisen kosullar hususunda kredi veren kurulus tarafindan uyarilar yapilmamistir. Tuketiciler, artan kur ve faizlerle asiri borclanarak kredi taksitlerini odemekte ciddi sikintilara (asiri ifa guclugu) dusmuslerdir. Sozlesmedeki edimler dengesinin cikan olaganustu haller dolayisiyla tuketici aleyhine bozulmasi sebepleri ile mevcut kredi sozlesmelerinin uyarlanmasi ve tuketiciler tarafindan odenmis bulunan KKDF ve BSMV vergilerinin iptali ve tuketicilere iadesi icin yasal duzenlemelerin ivedilikle yapilmasi zorunlulugu dogmustur.

ALi RIZA ATAER

BIR INCI HIKAYESI – O Haddini Bilmez..

BIR INCI HIKAYESI – O Haddini Bilmez..

Ileti icin Sn. M. Balci ‘ya tesekkur ederim.

BIR INCI HIKAYESI – O Haddini Bilmez..

Ingiltere Kralicesine dev bir inci hediye edilmis. Kralice taca takilmayacak kadar buyuk bu incinin delinerek, tahtin arkasina asilmasini istemis. Ancak Ingiltere'de ki butun kuyumcular "Kusura bakmayin, dunyada tek olan bu inciyi delerken kirip sebebi olmak istemeyiz." gerekcesi ile inciyi kirmaya yanasmamislar. İnci Fransa basta olmak uzere pek cok ulkenin kuyumcularina goturulmus ama hepsi de ayni gerekceyi ileri surup inciyi delmeye yanasmiyorlarmis. Neden sonra bir deniz subayi İstanbul'da kapalicarsida bu isi yapabilecek nitelikte ustalarin olduğunu soylemis. Bir heyet hazirlanmis doğruca Sultanin yanina. Sultan bir tercuman vermis heyetin yanina ve Kapalicarsi'ya gondermis. Tercuman, carsida kohne bir dukkana sokmus heyeti. İceride ak sacli ustaya durum anlatilmis. Ne careki usta diğer meslektaslarinin soylediğinin aynisini soyleyince.. Heyet hep birlikte sizlanmaya baslanmis."Kralice bizi mahvedecek." diye. Usta heyetin caresizliğine acimis."Bakin efendiler, demis. Sorumluluk kabul etmem ama bende bir cirak var, belki bu isi o yapabilir. Ama diyorum ya sorumluluk kabul etmem." Heyettekiler caresiz,"olur" demis. Usta seslenmis:


- Oğlum Veli, hele bir bak hele...

Arka taraftaki perde aralanmis. Elinde bir matkapla 12-13 yasinda bir cocuk cikmis.

Usta:

- Oğlum, demis, hele su inciyi bir del.

Bu sozu duyan Veli hic dusunmeden elindeki matkabi inciye daldirmis. Inci tam ortasindan delinmis. Heyet sevinc icinde ustaya donmusler:

- Ya usta bu nasil is, dunyanin en unlu kuyumcularini yapamadiği bu isi bu cocuk nasil yapar?

Usta bir heyete bakmis, bir de Veli'ye ve soruyu cevaplamis:

- O haddini bilmez.

Av. M. BALCI


ELBISELERINIZDEKI ZEHRE NE KADAR DUYARLISINIZ?

ELBISELERINIZDEKI ZEHRE NE KADAR DUYARLISINIZ?

Ileti icin Sn. Ahmet TOSUN’a Tesekkur Ederim.

Kimden: Ahmet TOSUN

Tarih: 18 Subat 2009 Carsamba 20:34

Konu: Elbiselerinizdeki zehre ne kadar duyarlisiniz?

Kime:

ELBISELERINIZDEKI ZEHRE NE KADAR DUYARLISINIZ?

Son yillarda gunluk hayatimizin bir parcasi haline gelen "ekolojik" kavramini en fazla tarim ve gida urunleri icin kullaniyoruz. Bedenimizin ihtiyaclarini goren, sagligimizla birebir ilgili gidalarin ekolojik olanini elde etmek icin kimimiz pazar pazar dolasiyor, kimimiz ekmegini dahi evinde yapiyor.

Peki bir anlamda ikinci cildimiz olan kiyafetlerimiz ne kadar saglikli ve ekolojik hic dusunduk mu? Sindirim ve solunum yoluyla kiyafetlerin uzerindeki boya artiklarinin, kimyasallarin cildimizi ve sagligimizi, ozellikle de cocuklari olumsuz etkileyebilecegi hic aklimiza geldi mi? Bundan 15-20 yil oncesine kadar gida ve tarim urunlerine dair "ekolojik" kavrami toplumun gundeminde hic yokken artan urun cesitliligi ve bugun gelinen nokta yakin zamanda ekolojik tekstilin de gunluk hayatimizin bir parcasi haline gelecegi konusunda umut verici.

Ekolojik tekstil hammaddeden mamul haline gelinceye kadar tum asamalarda cevre gozetilerek uretilmis ve kullanim sirasinda insan sagligina zarar vermeyen ve kullanim sonrasi geri donusturulebilen urun demektir. Kiyafetlerimizin (kazak, pantolon, etek, ic giyim vs..), ev tekstillerinin (hali, carsaf, perde, dosemelik kumaslar vs..) gunluk hayatimizda ic ice oldugumuz tum tekstil urunlerinin ana maddesi elyaftir. En sik tercih edilen ise hava gecirmesi, nem ve ter tutmasi sebebiyle pamuktur. Pamuk uretim esnasinda bir dizi kimyasallara maruz kalir. Zirai tarim ilaclari, beyazlaticilar, kukurt iceren boyarmaddelerin baslicalarini olusturdugu bu kimyasallar kanserojen olabilir, deriye temasla insan sagligina zarar verir. Ekolojik olarak uretilmeyen pamugun uzmanlar tarafindan tekstilin nikotini olarak degerlendirildigini dusunursek konunun onemi daha iyi anlasilmaktadir.

Tuketici olarak ne yapabiliriz?

Renk ne kadar koyuysa o kadar cok boyarmadde kullanilmis demektir. Kimyasal kokan koyu renkli urunlerden kacinilmali. Alindiginda mutlaka yikanmalidir.

İslandiginda renk veren, boyasi akan koyu renkli elbiselerin cilde temasi tehlikelidir.

Boyalarin yuzde 70'inin kukurt icerdigi ve tezgahlari Cin mallarinin doldurdugunu dusunursek cocuk kiyafetlerinde renk ve koku konusunda ne kadar dikkatli olmamiz gerektigi sonucu ortaya cikmaktadir.

Organik pamuklu urunleri tercih ediniz.

Organik olarak uretilen pamuk, zirai tarim ilaclarina getirilen sinirlama nedeniyle hem cevreye hem de insan sagligina zarar vermemektedir.

Organik pamuktan uretilen kiyafetlerdeki tek sikinti renk alternatifinin cok olmayisidir. Kiyafet alisverislerimizde yuzde 75 etkili oldugu saptanan renkler ekolojik urunlerde cok parlak ve albenili olamamaktadir.

Ulkemizde tuketiciler tarafindan en fazla bilinen ekolojik tekstil etiketi bir Alman standardi olan "Oko Tex"tir. Bu standart satin alinan urunun zehirli kimyasallar icermedigi veya bu kimyasallarin belirlenen sinirlari asmadiginin bir sigortasi hukmundedir.

HAVA YASTIGI..





17 Şubat 2009 Salı

MANSETLERLE ERMENI TEDHISCILIGI..



c.06.06.1977_sehit_Vatikan_Elci_Taha_CARIM


d.03.06.1978_Madrid_Suikast_sehit_Emekli_Elci_Besir_BALCIOGLU


e.23.12.1979_sehit_Paris_Turizm_Musaviri_COLPAN


f.07.02.1980_Bern_Suikast


g.01.08.1980_sehit_Atina_Diplomat_Galip_OZMEN


h.06.08.1980_Lyon_Konsoloslugu_Baskini


i.27.09.1980_Paris_Buyukelciligi_Basin_Musavirine_Silahli_Saldiri