29 Haziran 2010 Salı

Ve Kavga Böyle Basladi..

Ve Kavga Boyle Başladı.. *

Karımı restorana götürdüydüm.... Garson, her nasılsa, önce benim siparişi aldı.
"Ben ızgara bonfile alacağım, az-orta pişmiş lütfen."
"Deli danadan korkmazmısınız?" dedi,
"Cık, dedim o kendi siparişini kendi verir!."
Ve kavga böyle başladı...

Mezunlar yemeğinde karımla masadayız,
Yandaki masada, sarhoş, elindeki kadehi çevirip duran kadına bakakalmışım.
Karım sordu, - 'Onu tanıyormusun?'
-'Evet,' dedim, 'Eski flörtüm. Duydum ki yıllar önce ayrıldığımızda içmeye başlamış, o zamandan beri kendisini ayık gören yokmuş"
'Hadi canım!' dedi karım, "amma uzun kutlamış!!'
Ve kavga böyle başladı...

Karıma 14.95.'e bir kasa Miller bira alalım, diyordum ki,
7.95'e bir kutu dondurma almasın mı?.
"Oysa bira ile bu gece, dondurmayla olduğundan daha çekici olurdun" demiş bulundum.
Ve kavga başladı....

Kadın çıplak, yatak odasındaki aynadan kendine baktı.
Gördüğünden pek memnun kalmamıştı ki, kocasına dönüp, -"Korkunç görünüyorum; yaşlı, şişman ve çirkinim!!" dedi ve devam etti:
-"Hadi bana bir iltifat yap, buna ihtiyacım var!!.'
Kocanın cevabı: "Gözlerin iyi görüyormuş !!."
Ve kavga başladı......

Emekli olduğumun ertesi, Sosyal Sigortalar'a gidip muüracaatımı yapayım dedim.
Masadaki memure, yaşımı teyit etmek için ehliyetimi istedi.
Ceplerimi karıştırdım, cüzdanımı evde bırakmışım!.
Kadına dedim ki "Bir koşu eve gidip getirebilirim!".
"-Yok canım", dedi kadın , " Gömleğinizi açın lütfen!"... Düğmeleri açtığımda, kıvırcık, kırlaşmış göğüs
kıllarıma bakıp, "bu kır renk, benim için kanıt olarak yeterli!" dedi ve müracaatımı aldı.
Eve döndüğümde, sigortalarda başıma geleni karımla paylaştım.
"Pantolonunu da indireydin keşke!" dedi "maluliyet de bağlarlardı belki!"
İşte kavga böyle başladı...

Oturmuş TV de kanallar arası zaplarken, yanıma oturan karım sordu:
-"Ne varmış bakiim TV'de?"
'Toz.' dedim,
Ve kavga başladı...

Karım, yaklaşmakta olan yıldönümümüz için çaktırmadan ayak yapıyordu ..
"Üç saniyede hızla 0 dan, 100 ye çıkabilen bir nesne istiyorum" dedi,
Bir baskül aldım ona!.
İşte kavga böyle başladı...


Karıma dedim ki, "Doğum gününde nereye gitmemizi istersin?"
Yüzünde keyiften eridiğini görmek beni ihya etti!.
"Uzun zamandır gitmediğimiz bir yer olsun !" dedi.
O zaman önerdim, "Mutfağa ne dersin?"
İşte kavga böyle başladı....

Cumartesi sabahı, sakin- sakin giyindim, kahvaltımı ettim, köpeği kapıp sessizce garaja geçtim..
Kayığı arabanın üzerine atıp, şelaleye doğru yola çıktıydım ki, baktım fırtına çıktı-çıkacak..., garaja geri döndüm, radyoyu açtım, hava durumu, havanın gün boyu böyle gideceğini söylüyor....Eve geri döndüm, yavaşça soyunup, yatağa süzüldüm..
Uyumakta olan karımın vücuduna arkadan sarılıp, arzu dolu, kulağına fısıldadım,
"Dışarıda hava berbat"...
10 yıllık sevgili karım mırıldandı 'Salak kocam bu havada balığa gitti, inanabiliyormusun?'
Ve kavga böyle başladı...

Bir adamla bir kadın, bebekler gibi uyumakta.
Sabahın üçünde, birden dışarıdan bir gürültü geldi.
Kadın, panik içinde yataktan fırlayıp adama doğru bağırdı 'Aman Tanrım,
Bu kocam galiba!'
Adam da yataktan fırladı, korku içinde ve çıplak, kendini camdan attı, yere yapıştı. Dikenli çalının arasından koşabildiğince hızlı arabasına koştu;
Birden aydı, geri dönüp yatak odasına girdi, ve karısına : "A s..tir!!! Senin kocan benim!!!' diye bağırdı.
'Yok yaa ne kaçtın öyleyse?'
Ve kavga böyle başladı.......


* Sn. A. G. TURAN ‘dan alintidir. Kendisine tesekkurlerimle..

http://arataer.blogspot.com/








Hiç yorum yok: